31 Mart 2018 Cumartesi

Ege Göksu Ertuğrul "Trans Görünürlük Günü" için yazdı. || "Bugün benim günüm!"

Her ne kadar bugün doğmamış olsam da bugün benim doğum günüm.
Evet bugün benim "günüm".

Yaklaşık olarak beş yıldır, hayat kelimesinin anlamını, değerini ve zorluğunu kavradım. Kendimi bulma maceram sandığım kadar kolay olmadı. Her zaman "Bir ihtimal düzelir." gözüyle bakıldım, bazen bir hasta olduğuma öyle inandırıldım ki, "Çok hastayım ve geçecek." diye kendime temkinde bulundum.Defalarca ailem için, aldığım kararlardan geri döndüm. Her zaman düştüm ve yeniden kalktım yeniden denedim, belki onlar haklıdır deyip kimliğimi görmezden gelmeye çalıştım. Hayatıma girmiş olan, kısa süre de olsa hayatımda kalan bir çok kişiye yalan söyledim. Kendim diye başkalarını tanıttım insanlara. Çaldığım kapılar yüzüme sertçe kapandığında bile, insanların merhametsiz olduğunu anlamadım. Bazen sokakta kaldım, bazen görünüşüm ile kimlik rengim uymadığı için işe alınmadım, ne tarafa dönsem duvara tosladım. Dost ve düşman ne demek işte o zor günlerde öğrendim. Akraba ne demek aile ne demek sevgili ne demek en önemlisi insan ne demek işte o zaman öğrendim hayatı.

Fakat beni kendime getiren kapanan kapılar, söylenen küfürler, terk eden sevgililer, iş vermeyen yöneticiler değildi. Ağır majör depresyonu geçirdim, ilaç tedavisini bir süre kabul etmedim, insanlarla iletişimi kestim. Çünkü bu hayatta en çok aileme güvenmiştim sırtımı güvenle yaslayamayacağım tek dağ ailemmiş. Bunu kabul edip sindirmem beynimi ruhumu ve bedenimi yıprattı.

Ailem için dayanacak gücüm kalmadığında, içimdeki "Ege" bedenimi yarıp dışarı çıkmak istediğinde, bu şehri yeniden terk etmek için kollarımı sıvadığımda, kolumdan tutup; "Burası senin memleketin, sen burada doğdun, eğer seni istemeyen birileri varsa onlar gitsin. Burada kalacaksın, üstelik istediğin şekilde, gerekirse soran herkese sürecini anlatacaksın cahilliğin sonu yok evlat, anlat ki öğrensinler, anlat ki yüķün azalsın. İstifanı kabul etmiyorum, ben seni, işini doğru yapmadığın gün bu işten çıkarırım, o zamana kadar burada bizimlesin. İstediğin isimle, istediğin giyimle, istediğin şekilde Tokat'ta kalacaksın." diyen çok değerli müdürüm, ailemden beni her zaman her şekilde koruyacağına ve destek olacağına söz vermesi ile bir kez daha düştüğüm yerden kalkmama sebep oldu.

Ve ameliyat için zorla para biriktirmeye çalışırken, yine hayattan umudu kesmiştim.Değerli dostum, karşısına alıp bu ay her şey bitecek geçecek söz veriyorum demişti ve o ay çalıştığım ekip arkadaşlarım ve değerli dostum ameliyat paramı toplayıp önüme koydular. İşte o zaman anladım ki sen susmadığın sürece herkes seni anlar ve gördüm ki bu dünya da halen dost diyebildiklerim var ve merhametli yüreği güzel insanlar halen burada.

Şimdi doğduğum yerde, istediğim şekilde, istediğim kişiyle hayatımı devam ettiriyorum. Değişen bir şey var mı diye soracak olursanız?

Bundan iki yıl önce "İnşallah ölürsün!" diyen bir teyzem vardı, şuan bana o sahip çıkıyor. 
Ve ameliyatımda bana o baktı, ha bir de her sabah beni "Egem!" diye uyandırıyor.
Umut her zaman vardır... Asla vazgeçme!

Bugün benim doğum günüm, bugün bizim doğum günümüz.
Bugün 31 Mart Trans Görünürlük Günü. 
Aramızdan ayrılan ayrılmak zorunda kalan tüm trans arkadaşlarımı saygı ile anıyorum.
Huzur içinde uyuyun.
Ve bilin ki, bir gün bu savaşı kazanacağız.
Fakat bizim savaşımız da silah yok, bomba yok, kurşun yok, tecavüz yok!!!
Sabırla herkese anlata anlata KAZANACAĞIZ.

Ege Göksu ERTUĞRUL


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder